Dr. Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER
Bütün insanlığın Helal ve Tayyib yaşam tarzının garantisi ancak embriyo’dan, tohuma kadar Helal ve Tayyib standardının uygulanması ile sağlanabilecektir. Allah(cc)’ın tüm insanlara hitap eden son Kitab’ındaki ayet bu gerçeği açıkça ilan etmektedir:
“Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan şeylerin helal ve temiz olanlarından yiyin. Şeytanın adımlarına uymayın. Çünkü o size apaçık bir düşmandır.”(Bakara suresi, 168. Ayet-i Kerime)
“De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri öğüt alıp düşünür.”(Zümer suresi, 9. Ayet-i Kerime)
Son 200 yıllık zaman diliminde gelişen küresel olaylar sebebi ile toplumlarda yeni arayışlar kaçınılmaz oldu. Öncelikle müslümanların olmazsa olmazları olan helal gıda arayışları ön plana çıktı. 150 yıllık bir mazisi olan Helal ürün arayışı, tamamen müslüman toplumlarda bir sivil toplum faaliyeti olarak başlamış ve halen öyle devam etmektedir. Çoğunluğu gayri müslimlerden oluşan ülkelerde de Müslümanların bu talepleri, musevilerin Kosher’i gibi vejeteryan’ların Vegan’ı gibi haklı bulunmuş ve sivil toplum kuruşları ile ticari menfaat hesabı yapan firmalar arasında uygulanmaya başlanmıştır. Bazı devletler de Müslüman toplumlarının bu hakkını insani bir anlayış içinde yasayla güvence altına almışlardır.
Bu süreç içerisinde bütün dünyada helal sertifikalandırma kurumları, helal ürünlerde mezhepler arasındaki farklı görüşleri dikkate alan bir sistem geliştirmeye çalışarak bu farklılıkları standartlarında oluşturdukları gibi logo ve sertifikalarında da belirtmeleri gerekli oldu.
Mezhepler arasındaki farklı görüşlerin ürün için hazırlanan sertifikada belirtilmesi önemli bir konudur.Yani bir mezhebe göre helal olarak sertifikalanmış bir ürün diğer bir mezhebe göre mahzurlu görünüyorsa, bunu ürünün sertifikasında belirtmeliyiz.
GİMDES olarak, 10 yıl önce bu gerçeği gördü ve dünyadaki sertifika çalışmaları yapan kuruluşları bir araya gelerek ‘’TEK SES TEK YÜREK’’ sloganı ile Kur’an ve Hadis eşliğinde tek bir standart hazırlanması çalışmalarını teşvik etmeye çalıştık , halâ çalışmaya devam adiyoruz.
Bu konuda GİMDES’in teklifi şu şekilde olmuştur; ürün sertifikasının altında mezheplerin kutucukları olmalı ve orada o ürün hangi mezhebe göre mahzurlu ise o mezhep işaretlenmelidir.
Küresel tek bir helal standardın oluşturulmasında mezhebi farklılıklarımızı ortak bir zeminde birleştirici ve kapsayıcı bir metot ile ele alırsak bütün İslam ümmetinin gıdada helal güvence sistemi, sertifikalandırma hizmetimize adapte edilmiş olacaktır.
